top of page
1+1 BEDELSİZ : Bir ürün alana aynı ürünün diğeri bedelsiz ( ücretsiz )
3P: Price ( Fiyat), Product ( Ürün ), Profit ( Kar )
AKSİYON : Fiyat indirimi
ALAN KULLANIM BEDELİ : Süpermarketlerin ürünleri özel yerlerde teşhir etmeleri karsılığında firmalardan aldıkları bedel
ASSORTMENT : (Asorti ) Ürün ve mal çeşidi. Belirli bir firmaya ait satışa sunulan ürün grubu. Tekstilde aynı ürünün tüm bedenleri, numaralarına verilen ad.
AVM : Alışveriş Merkezinin kısaltılmışı.
B2B : Internet üzerinden kullanılan elektronik sipariş yöntemi.
BAKİYELİ-BAKİYESİZ ÇALIŞMA : Süpermarket tarafından tedarikçiye verilen siparişte herhangi bir ürün o anda stokta yoksa gönderilemez ve siparişi sıfırlanır. Süpermarket o ürünü tekrar sipariş etmek zorundadır.
BARKOD : (Bar code) Ambalaj üzerinde yer alan, ürünün fiyatı, niteliği ve üreticisini gösteren parelel çizgiler .
BENCHMARKING : Bir perakendecinin, muhtemelen rekabet içinde olunmayan başka bir şirketin işletmesini inceleyerek, örnekten öğrenmesi, kıstas alması
BEST SELLER : En iyi satan, en iyi satılan
BILIZ ÇALIŞMA : Örümcek ağı şeklinde yayılarak bir çalışma rutu yapılması
BLIND GOODS : Körleme mallar - Sadece ve arada sırada fiyattan çok isteklerini karşılamakla ilgilenen müşterilere sunulduğu için, normalden yüksek marja, sahip olabilen alışılmadık mallar
BUNDLED PRICING : (Demetleme Fiyatlandırma) Birkaç ürün yada hizmetin paket halinde satışa sunularak tek bir fiyat belirlenmesi.
CASH&CARY : Peşin ödeme & Taşı: Sadece peşin para ile alışveriş yapılan ucuz ve toptan satış marketler.(Metro gibi)
CİRO PRİMİ : Firmaların belirli bir kotayı tutturmaları halinde elemanlarına veya marketlere verdikleri cironun belirli bir yüzdesini oluşturan bedel (Armağan&Teşvik)
CRM : Consumer Researcher Management-Müşteri ilişkileri Yönetimi-Tüketim Araştırma Yönetimi
ÇAPRAZ PROMOSYON : Bir mala başka bir ticari ürünün bandaj yapılarak bedelsiz verilmesi
DELIST : Marketlerin satış listesinde olan ürünü listeden çıkartıp, artık sipariş vermemeleri. (Satınalmacının en büyük silahı)
DEPARTMAN ŞEFİ : Marketlerdeki ilgili departmanın sorumlusu, Genelde siparişi veren kişi
DİKEY SERGİLEME : Marketlerde aynı ürünü yukarıda aşağıya olacak şekilde yerleştirilmesi
DISCOUNT MAĞAZA : İndirim (ucuzluk) mağazaları (Bim gibi..)
DİSTRİBÜTÖR : Malın satış dağıtımını yapmak üzere yetkili bayii
EAN KOD : Uluslararası mal numaralama birliği tarafından ürünler için verilen 13 haneli çizgili kod sistemi
ECR : Efficient consumer response-Marketlerdeki bir tur stok planlaması, Elektronik veri ve lojistik planlaması
EDI : Elektronik veri transferi (Wallmart kullanıyor)
EMTİA : Mal, ürün
ENDÜSTRİYEL ÜRÜN : Kolili ürün. Toplu satış ürünleri
ENTEGRE PERAKENDE : Tüm perakende fonksiyonlarının bir arada olması ENTERTAINMENT : Perakendede eğlence uygulaması, Özel belirli müşteriler, satıcılar ve dışarıdan gelen ziyaretçilere iş anlaşmasının daha kolay bağlanması için yemek, içecek veya eğlence sunulması…
ETKİN TÜKETİCİ YANITI : Müşteri isteklerinin daha iyi, daha hızlı ve daha düşük maliyetli olarak yerine getirilmesi için ortak çalışma ile uygulanan etkin tüketici yanıtı yöntemi, tedarik zincirinin geliştirilmesi için işbirlikçi bir yaklaşımla tüketicilere en iyi değer, hizmet ve ürün çeşitlerinin sunulmasında tedarikçiler, dağıtımcılar ve perakendeciler tarafından kullanılan eşsiz bir inisiyatiftir. Başka bir deyişle müşteri gereksinimlerinin mümkün olan en düşük maliyetle karşılanması için tüm lojistik zincir linklerinin birlikte çalıştığı, basit, hızlı ve müşteri odaklı bir sistemdir.
ECR’ın temel hedefi, üreticiler ve perakendeciler arasında tedarik zinciri işbirliğinin geliştirilmesidir. Bu şekilde müşteri için uygun katma değer; ürün arzları, çeşitlilik, elde edilebilirlik ve fiyat bakımından sağlanmış olur.
EXCLUSIVE : Tek marka. Markette kendi kategorisinde tek çeşit olmak (Bir tur tekel) FAALİYET DIŞI KAR : Mal ve hizmet satışı dışındaki gelir. Örneğin faiz geliri…
FACE : Raftaki her bir ürünün müşteriye bakan kısmı,yüzü
FACING : Rafta ürün yüzlerinin artırılması
FASON : Dışarıdan başka bir firmaya ürettirilen
FATURA ALTI : Uygulanan normal iskontolar haricinde ek olarak, KDV den hemen önce uygulanan iskonto uygulaması
FİFO : First in, First Out - ilk giren ilk çıkar- ürünün tazeliği açısından ilk gelen malın öncelikli satılması. Rafta da buna göre düzenleme yapılır.
FİYAT ANALİZİ : Çeşitli marketlerdeki kendi ve rakip ürünlerin fiyatlarını tabloya dökülüp karşılaştırma yapılması
FİZİBİLİTE : Karlılık hesabı
FMCG : Fast Moving Consumer Goods - Hızlı hareket gören tüketim ürünleri-(Çay, şeker, ekmek gibi…)
FOLDER : Marketlerin genelde giriş ve çıkış kısımlarında yer alan geniş ölçekli raflar yada teşhir yeri
FOOD-GIDA : Yiyecek ve içecek tüketim ürünleri
FORECAST : Bir ürünün gelecekte potansiyel satışının yada müşteriler tarafından kabul görüp görmeyeceğinin önceden tahmin edilmesi
FRANCHISING : Bir üreticinin ürününün satıs veya dağıtımı için başka bir kişi veya firmaya verdiği ayrıcalık hakkı.
FULL-MARK : Malların fiyatının %100 artırılması
GELENEKSEL PERAKENDECİLİK : Yıllar öncesinden bugüne yapılmakta olan, klasik perakende anlayışı. Bakkallar, Pazar esnafı, küçük esnaflar gibi.
GENERIC PRODUCT : Markasız ürün (Ucuz ürün)
GİRİŞ BEDELİ : Marketlerin rafta satışa sunulmak üzere listeleme yaptıkları ürünlere karşılık firmalardan barkod (ürün çeşidi) başına aldıkları bedel. Bu da bir faaliyet dışı kardır.
GONDOL: Marketlerdeki rafların en ön ve en arka taraflarına verilen isim. En öndeki gondol başıdır. Buraları ürünlerin sergilemeleri açısından stratejik önem taşır. Buralarda belirli bir dönem ürünün sergilenmesi sonucu bedel alınır.
GRAY (GRİ)MARKET : Az bulunan malların hızlı teslim koşuluyla ve normal piyasa fiyatlarının çok üzerinde satın alındığı piyasa — Gerçek malların taklit veya sahtelerinin olduğu piyasa
GROS PROFIT : Brüt kar
GROSS MARKET : uygun fiyata satış yapan toptan satış imajı veren mağazalar
HACCP : Gıda güvenliğinde sıfır hata sertifikası, kritik kontrol noktaları
HİPERMARKET : 2500 metrekare üzerindeki alana sahip perakende işletmesi
HİZMET BEDELİ : Marketlerin veya işletmelerin ürün giriş bedeli, ürün sergileme bedeli, bazı ciro primleri, yada başka bir neden karşılığında tedarikçi firmaya kestikleri faaliyet dışı kazanç faturası.
İKİNCİL SERGİLEME : Marketlerde raflardaki normal sergileme vede Kasa önleri veya Gondolların dışında aralarda ekstra sergilemeler veya sepetlerdeki sergiler.
INSERT : Marketlerin belirli dönemlerde (Genellikle 15 günde bir) promosyona giren ürünlerini tanıtmak için çıkarttıkları basılı yayın (bülten)
INSTORE : Marketler promosyona soktukları ürünlerden bazılarına insertlerinde yer vermezler ancak market içindeki bir indirim olduğu için özel bir teşhir alanı verirler. INTERLAND : Satış bölgesi, satış alanı, satış sahası
INVENT : işletmenin elindeki mallar, envanter, stok
KAMPANYA : Belirli bir dönem için uygulanan fiyat indirimi, aksiyon, promosyon aktiviteleri
KATEGORİ : Bölüm, sınıf, safha,raf bölümleri
KATEGORI YONETIMI : Marketlerin raf yeri verimliliğini artırmak için kullandıkları sistem KAYDİ STOK : Bilgisiyar veya defterde tutulan stok kaydı
KEY ACCOUNT MANAGER : Anahtar müşteriler Yöneticisi, Satınalma müdürü ile direk görüşen yönetici
KONDÜSYON SÜRESİ : isletmelerin marketlere uyguladıkları indirimli fiyatların geçerlilik suresi
KONSEPT : Konu, Tema, Kavram
KONSİNYE : Firmaların Mallarının bedelini satıldıktan sonra perakendeciden almaları
KÖRLEME SATIŞ : müşterinin satınalmadan önce pek inceleme yapmadığı , arada bir yapılan satışlar
LANSMAN : bir urunun piyasaya yeni sunulması,piyasaya yeni tanıtılması
LİFO : Last in First Out-son giren ilk çıkar
LİSTE FİYATI (List price) : Bir katalogda yazılan ya da bir satış elemanı tarafından şirketin resmi ve nihai satış fiyatı olarak ifade edilen fiyat.
LOJİSTİK : ürünlerin depolanması ve taşınması isleri (Nakliye ve Depolanma)
LOKOMOTİF ÜRÜN : Satışı hızlı olan vede firmanın en iyi satılan ürünü. Bu ürünler firmanın diğer ürünlerin satışını da olumlu etkiler.
MARJ : Kar orani
MASS MARKET : Genellikle indirimli mağazalarda dağıtımı yapılan klasik ürünler MERCHANDISING : Malların sergilenmesi, tanıtılması, paketlenmesi, promosyonu, aksiyonu, pop kullanımı, raf düzeni ve temizliği ve fiyatlandırılması da dahil olmak üzere, satışı artırıcı etkinliklerin tümü.
MEVSİMLİK İNDİRİM (Seasonal discount) : Düşük talep dönemlerinde gündeme getirilen fiyat indirimidir.
MEVSİMLİK MAL (Seasonal goods) : Satışları yılın içinde bulunulan dönemine bağlı olarak büyük dalgalanmalar gösteren mallar.
MİS : Market ici sorumlusu
NAMA ÇALIŞMA : Firmaların mallarını satmak üzere bayilere verdikleri satış elemanı. Firma malı bayiye satar ve bu satılan malların perakendecilere satılmasını nama satış elemanı gerçekleştirir. Bu elemanın ücretini firma karşılar.
MİKTAR İSKONTOSU (Quantitiy discount) : Büyük sipariş miktarlarında birim fiyatlarda yapılan indirimdir.
MÜŞTERİ BAĞLILIĞI (Customer loyalty) : Müşterinin belirli bir mağazadan satınalma konusunda gösterdiği sadakat.
MÜŞTERİ HİZMETİ (Customer service) : Alışveriş yaptıkları, satınaldıkları mallara değer katma amacıyla müşteriye sunulan bir dizi perakende satış aktivitesi.
MÜŞTERİ HİZMETLERİ DEPARTMANI (Customer service department) : Bir perakende işletmede müşteri başvurularını ve şikâyetlerini ele alan ve cevaplayan bölüm.
MÜŞTERİ İADELERİ (Customer returns) : Müşterilerin hasarlı, kusurlu olması veya uygun olmaması nedeniyle geri getirdikleri malların miktarıdır.
MÜŞTERİ SATINALMA SÜRECİ (Customer buying process) : Bir müşterinin bir mal veya hizmet satınalırken geçirdiği aşamalardır. Bunlar; ihtiyacın hissedilmesi, bilgi araştırma, alternatiflerin değerlendirilmesi, seçim, satınalma ve satınalma sonrası
NAKİT İSKONTOSU (Cash discount) : Müşterilere nakit ve peşin ödemeleri karşılığında daha düşük fiyat uygulamak.
NO NAME : isimsiz urun
NON FOOD-GIDA DIŞI : Beyaz eşya ve diğer gıda dışı ürünler
OLGUNLUK AŞAMASI (Maturity stage) : Ürünün yaşam evrelerinden ürün satışlarındaki artışın durduğu, kararlı kaldığı ve giderek azalmaya başladığı dönem.
OPERASYONEL KAR : Ticari faaliyetten elde edilen kar
ORGANİZE PERAKENDE : Belirli bir sistem ve disiplin içinde çalışan, organizasyonlarını tamamlamış, herşeyin kayıtlı olduğu süpermarket, hipermarket veya zincir marketler
OUTLET : ürünlerin fabrika cıkış fiyatlari ile satıldığı mağazalar
: Daha önce çalışanlar tarafından şirket içinde yürütülen faaliyetlerin etkinlik, hız, kalite, maliyet gibi nedenlerle dışarıdaki daha küçük işletmelere sözleşmeyle aktarılmasıdır. OVER STOCK : Stok fazlası
ÖN SİPARİŞ (Advance order) : İstenen sevkiyat zamanından çok daha öncesinde verilmiş sipariş. Gerçek satınalma sezonundan önce verilen ön sipariş satıcının işlerinin durgun olduğu sezonda ana kazanç sağladığı için daha düşük fiyat avantajı yaratır.
ÖSM: Özel Sözleşmeli müşteriler
P.O.P : Point of Purchase, point of sale. Satış veya satınalmanın noktalandığı mağaza lokasyonu, satış noktasına yerleştirilen iç sergileme, vitrin sergilemesi için kullanılan malzemeler
PALET : Depolarda kolili malların üzerilerine konduğu tahta veya plastik taşıyıcılar
PAZAR (Market) : Belirli bir ürünü ya da hizmeti satın alma arzusuna ve gücüne sahip kişiler ve kurumlar.
PAZAR (PİYASA) FİYATI (Market price) : Müşteri tarafından gerçekte ödenen fiyattır. PAZAR GELİŞTİRME STRATEJİLERİ (Market growth strategies) : Mevcut ürünleri yeni müşterilere satarak büyümeyi amaçlayan stratejiler.
PAZAR PAYI (Market share) : Bir organizasyonun ürünlerinin satışının aynı ya da benzer ürünlerin tüm satışına oranlanması - (yüzde değer olarak ifadesi).
PAZAR POTANSİYELİ (Market potential) : İncelenen pazarda beklenen toplam talep. Belirli bir dönemde, belirli bir düzeyde pazarlama aktivitesi ile belirli bir segmentte müşterilerin satın alabileceği toplam ürün miktarı.
PAZAR TESTİ (Market test) : Bir ürünün deneme amaçlı olarak sınırlı sayıda pazara sürülmesi.
PAZARA NUFUS ETME STRATEJİLERİ (Penatration strategies) : Bir organizasyonun mevcut ürünlerinin daha fazlasını mevcut müşterilere satarak büyümeyi amaçlayan stratejiler.
PAZARLAMA KARMASI (Marketing mix) : Pazarlama yöneticisinin kontrolünde olan ve hedef pazardan arzulanan tepkiyi elde etme amacıyla kullanılan pazarlama değişkenleri. Ürün, fiyat, yer ve tutundurma dörtlüsünü içeren stratejilerin birleşimidir.
PAZARLAMA PLANI (Marketing plan) : Belirli bir hedef pazara ulaşmak için tasarlanan belirli bir strateji.
PAZARLAMA VERİMLİLİĞİ (Marketing productivity) : Pazarlama performansının yapılan tüm maliyetlere oranlanması.
PDE : Promosyon Destek Elemanı
PENETRASYON : Ürün bulunurluğu, girilmiş pazarlar, ürün yaygınlığı
PENNY MARKET : Ucuz mal satan ufak marketler
PERFORMANS : Aksiyon, promosyon ve diğer kampanyaların verimliliği
PLANOGRAM : Sergileme planı, perakendecilikte malların mağaza raflarındaki ideal sergisini tasarlamak için kullanılan ve bilgisayarda hazırlanan grafik
PORTFOY : Bir firmanın yada satış elemanını satış yapmakta olduğu veya yapabileceği müşteri listesi
PRICE DİSTRİMİNATİON : Fiyat farklılaştırması
PRESTİJ FİYATLANDIRMA (Prestige pricing) : Müşterilerin çok düşük olduğunu düşündükleri fiyatlarda satılan malları ve hizmetleri satınalmayacakları varsayımına dayanan bir fiyatlandırma sistemi.
PRIVATE LABEL : Özel marka, Firmaların marketler için ürettiği ve sadece o markette satilan vede genellikle o marketin ismiyle isimlendirilen ürünler.
PRODUCT DISTRIMINATION : Urun farklılaştırması
PROMOSYON : Satış desteği, tanıtım. Ürünün satısını artırmak amacıyla gerçekleştirilen vede satış tesvik edici faaliyetler.
PROSÜDÜR : Kural, sistem sarti
QUARTER : Satista 3 aylik donem, ceyrek donem
REALİZE ETMEK : Gerceklestirmek
REEL STOK : Raftaki gercek stok miktari
RETAIL : Perakende
RFID : Radio Frequency identification, Turkiyede su anda olmayan ancak ilerki donemlerde uygulamasi beklenen elektronik tuketici takip sistemi.Urunler uretiminden nihayi tuketimine kadar elektronik sinyallerle takip edilerek,tuketici davranislari izlenecek.
ROUTE (RUT) : Satis,tahsilat veya siparis gibi nedenlerle ugranilacak musteri noktalarinin yol guzergahi.
RPT : Repeat purchasing, tekrarli satinalma
SABİT GİDERLER(Fixed costs) : Belirli bir zaman diliminde satış hacmi ne olursa olsun değişmeyen harcamalar.
SABİT VARLIKLAR(Fixed assets) : Nakde çevrilmesi bir yıldan daha uzun süre gerektiren varlıklar.
SATICININ PAZARLIK GÜCÜ (Bargaining power of vendors) : Belirli sayıda satıcının belirli bir pazarda satılan malları kontrol edebilme derecesi.
SATINALMA DAVRANIŞI (Buying behaviour) : Müşterilerin bir mal veya hizmet satınalırken yerine getirdikleri aktiviteler.
SATINALMA GÜCÜ (Purchasing power) : Bir müşterinin satınalımlarda bulunabilmesi için sahip olduğu finansal kaynaklar.
SATINALMA KOŞULLARI (Terms of purchase) : Satıcıyla yapılan bir satınalma anlaşmasında söz konusu olabilecek indirimler, taşıma maliyetleri vb. koşullardır. SATINALMA SÜRECİ (Buying process) : müşterilerin mal veya hizmet satınalımlarında geçirdikleri aşamaların tümü.
SATIŞ ALANI (Selling space) : Ürünlerin sergilenmesi, satış personeli ile müşteriler arasındaki etkileşimin gerçekleşmesi ve ürünün etkili sunumu için ayrılan alan. SATIŞ ANALİZİ (Sales Analysis) : Şirketin tüm satış verilerinin biraraya getirilmesi, sınıflandırılması, karşılaştırılması ve üzerinde çalışılmasıdır.
SATIŞ KOŞULLARI (Term of sale) : Müşterilerle yapılan bir satış sözleşmesindeki değişiklik için ek ödemeler, teslimat, satış sonrası ve geri alma politikası ve benzeri koşullardır.
SATIŞ KOTASI (Sales quota) : Satış çabalarını yönetmek ve satışçıları için kullanılan satış hedefi.
SATIŞ MALİYETİ (Sales costs) : Bir şirket tarafından bir hesap dönemi içinde satılan malları üretmek veya elde etmek için yapılan toplam maliyet.Satış planı (Sales plan): Satış amaçlarının ve stratejilerinin biçimsel olarak ifadesidir.
SATIŞ PRİMİ : Kotayi tutturmalari durumunda saticiya verilen odul
SATIŞ PROMOSYONLARI (Sales promotion) : Belirli bir zamanda bir mağazayı ziyaret etmesi ve/veya alışveriş yapması için tüketicilere ek değerler ve özendiriciler teklif eden ve belirli bir bedel karşılığında yaptırılan kişisel olmayan iletişim aktiviteleri.
SATIŞ SÜRECİ (Sales process) : Müşterinin satınalma kararını kolaylaştırmak için satış elemanının yerine getirdiği bir dizi etkinlik.
SATIŞ VERİMLİLİĞİ (sales productivity) : Tipik olarak saatlik veya günlük satışlar olarak ölçülen satış elemanının etkinliği.
SATIŞCI (Salesman - salesperson) : Muhtemel müşterileri ve onların ihtiyaçlarını araştıran, firmanın satış politika ve prosedürlerine uygun olarak ürün ya da hizmetleri sunan, müşteriyi ikna eden, itiraz ve endişeleri ile baş eden ve onu satın alma kararını vermesine yardımcı olan profesyonel iş insanıdır.
SECOND NAME : isimsiz,ikinci kalite urun
SEGMENT : Belirli bir yas gurubu, cinsiyet, sosyo ekonomik guruplara vede urun cinslerine göre malların kategorilere ayrılması
SEPET : Marketlerde ikincil sergileme alanı olarak kullanılan sepet seklindeki teshir alanlari
SHOW ROOM : Firmaların ürünlerini sergiledikleri vitrinli marketler.
SIZE : urun cesidi
SPOT : Malların nakit para (Cash) karsılığı derhal teslim kaydıyle daha ucuza satılması
STAND : Marketlerde ürünlerin teşhiri için özel yapılan vede genelikle aksiyon,promosyon ve lansmanlarda kullanılan teshir malzemesi
STOK KREDİSİ : Firmaların marketlere belirli limit dahilinde dönem baslarında opsiyon olarak verdikleri stok miktarı
SÜPERMARKET : 1000-2500 metrekare alanı olan perakende mağazası
SUPERVISOR : Bir isi denetlemek üzere yetki verilen kişi, genelde promosyon elemanları, aksiyon elemanları yada merch elemanlarının takip ve denetimini yapan kisi.
SWITCH LISTING : Firmanın marketteki satısı az olan listeli bir ürününü çıkartarak yerine başka bir ürününü bedelsiz veya daha uygun bir bedel karşılığı koyması.
SWOT ANALİZİ : kuruluşun güçlü ve zayıf yönlerini vede fırsat ve tehditleri hesaplayan teknik
ŞILING : ürün gruplarını özel bir plastik veya naylon ile sarılarak bir tur paketlenmesi
TANZİM : Sıraya koymak, sıralamak, dizmek, düzenlemek, tertiplemek
TANZİM TEŞHİR : Sıralı ve tertipli bir şekilde ürünlerin teshir edilmesi
TEDARİK YÖNETİMİ : Her ürünün satış hızı ve raf stoğunun kontrol edilerek otomatik olarak sipariş oluşturulması ve depoya iletilmesi, depoların da siparişleri konsolide edip tedarikciye gönderirler
TEDARİKÇİ : Marketlere mal veren firmalar
TEK FİYAT PERAKENDECİ (One-price retailer) : Bütün ürünleri tek sabit bir fiyatla satışa sunan dükkan.
TEK FİYAT POLİTİKASI (One-price policy) Belirli bir dönemde bütün müşterilerin belirli bir mal için aynı fiyatı ödemesine yönelik fiyatlandırma politikasıdır.
TERMİN : Koşul,Bir urunu tanımlamak, isimlendirmek
TESTER : ürün tanıtım numunesi
TOPTANCI (Wholesaler) : Ürünlerin büyük miktarlarda satınalınmasını, depolanmasını ve fiziksel anlamda taşımasını gerçekleştiren ve daha küçük miktarlarda perakendeciler veya endüstriyel kullanıcılara yeniden satan bir ticaret kuruluşudur.
TUTUNDURMA (Promotion) : Pazarlama kanalının üyelerine, potansiyel müşteri ve tüketicilere ve kamuya dönük olarak yürütülen reklâm, kişisel satış, satış özendirme faaliyeti, tanıtma, ilan veya duyuru, tüketici ilişkileri ve halkla ilişkiler faaliyetleridir. TUTUNDURMA FAALİYETİ (Promotional activity) : Bir markaya karşı psikolojik ve davranışsal kabul yaratabilme ve bunun sonucu, o markaya karşı pozitif bir imaj geliştirip marka bağımlılığını sağlayarak, hatırlatarak, onun yayılmasını da temin edebilmektedir. TÜKETİCİ (Consumer) : Mal veya hizmetleri kendisi ve/veya ailesi için satın alan kişi. TÜKETİCİ DAVRANIŞI (Consumer behaviour) : İçsel ve dışsal güçlerin insanların alışveriş etkinliklerini etkileme biçimi.
TÜKETİCİ HAREKETİ (Consumerism) : Bireyleri tüketici olarak sahip oldukları haklarını tehlikeye atacak uygulamalardan korumak amacıyla tasarlanmış ve hükümetler, işletmeler, sivil toplum kuruluşları ve benzeri bağımsız organizasyonlar tarafından yürütülen etkinliklerdir.
TÜKETİCİ KABUL SÜRECİ (Consumer acceptence process) : Yeniliğin (ihtiyacın) farkına varma, bilgi edinme, değerleme, deneme (mümkünse) kabul veya red safhasıdır. TÜKETİCİ PROMOSYONU (Consumer promotion) : Bir mal veya hizmetin tüketicilerine yönelik satış artırıcı çabalar ve çekiciliği artırıcı etkinlikler
TÜKETİM ÜRÜNLERİ (Consumer goods) : Nihai tüketiciye satılan mallar ve hizmetler. ULUSLARARASI PAZARLAMA (International marketing) : Ürünlerini ülke dışına satmayı amaçlayan pazarlama stratejilerini geliştirme ve bunların farklı ülkelerdeki uygulamalarını bütünleştirme süreci.
UPPER MASS MARKET : Fiyatı ve kalitesi yüksek olan ürünlerin satıldığı piyasa
ÜRÜN BANDAJI : Raftaki ürünlere bedelsiz urun yapıştırılması (Bandaji)
ÜRÜN DELIST ETMEK : Ürün delist ürünün imalattan veya satıştan çekme, Ürün portföyünden silme.
ÜRÜN KODU : Ürünlerin üzerindeki onları tanımlaya kod
ÜRÜN YAŞAM EVRELERİ (Product life cycle) : Bir ürünün satış ve kârlılık tarihçesinde gözlemlenen ve dört dönemden oluşan yaşam süreci (giriş, gelişme, olgunluk ve gerileme).
VARYANT : urun çeşidi
VİZYON : Etiket,kariyer,cevre
X kuşağı (X Generation): 1965–1976 yılları arasında doğmuş ve bir kuşak olarak ortak davranışlar ve yaşam beklentileri sergileyen insanlar.
Y kuşağı (Y Generation): 1977–1998 yılları arasında doğmuş ve bir kuşak olarak ortak davranışlar ve yaşam beklentileri sergileyen insanlar.
YAŞAM TARZI (Life style) : Bireysel müşterilerin veya ailelerin (hane halkının) yaşama, paralarını ve zamanlarını harcama tarzları, katıldıkları aktiviteler, içinde yaşadıkları dünya hakkındaki fikirleri, tutumları.
YAŞAM TARZI PERAKENDECİLİĞİ (Life style retailing) : Müşterilerin yaşama tarzlarına dayalı olarak geliştirilen perakende formatı. YAŞLANMA : Bir malın stokta bulunduğu sürenin uzunluğu.
YATAY SERGİLEME : Marketlerde ayni urunun rafta bir kaç yüz (Face) yatay seklinde yerleştirilmesi
YENİ ÜRÜN (New product) : Pazarlamayı yapan şirket için herhangi bir şekilde yenilik ifade eden ürün.
YENİDEN SİPARİŞ NOKTASI (Reorder point) : Yeni siparişin verilmesini gerektirdiği kabul edilen stok düzeyi.
YIL SONU GÖRÜŞMESİ : Firmalarla market satınalmacılarının her sene yıl sonunda çalışma şartlarını görüşmeleri
YIL SONU PRİMİ : Belirli bir satış tutturmaları durumunda firmaların marketlere verdikleri prim.Bu oran yıl sonu görüşmelerinde belirlenir.
ZİNCİR MARKET : Birden fazla şubesi olan marketler
ZONE PRICING : Bölgesel fiyatlandırma
bottom of page